1.Aslı Erdoğan
“Gidilmemiş yerlerin, okunmamış kitapların, yerine getirilmemiş sözlerin, dilimin ucuna takılıp kalmış cümlelerin pişmanlığını duyuyorum en çok.”
2.Ayfer Tunç
”Sarsılınca bir şeyler dökülüyor, benim de içimden bir şeyler döküldü. Anladım ki, ben, hiç adım atmamışım. Hep olduğum yerde kalmışım; hep uysal, sakin, ciddi, hep kontrollü, hep bir sonraki adımı düşünen, düşüne düşüne atmaktan vazgeçen biriymişim. Hiç ilerlememişim.”
3.Birhan Keskin
”İnsan ölüyorsa acıdan ölür bir gün kendine bir daha uğrayamadığından, koyduğu yerde durmayışındandır hayatın hatanın dönüşsüz oluşundandır.
Hiçbir aşk titremez sonsuza değin, bütünlüğünü yitirişinden ölür bir mum ve insan kanatlarından ayrılır bir gün.”
4.Buket Uzuner
”Biz insanlar çelişki dolu tuhaf yaratıklarız. Baksana halimize, kendi inşa ettiğimiz hapishanelerde yaşıyoruz – adına ev, aile, akrabalar, töreler diyerek… Sonra bu duvarların arasında boğulup, çıldırıyor, ama yıkılmasın diye de uğruna hayatımızı siper ediyoruz…”
5.Didem Madak
“Dünyaya bir kadının eli değse Zeyna! Şöyle ağır bir halı gibi çırpılsa, Tozlar havalansa…”
6.Ece Temelkuran
”Bir insan bir insanda başka bir hayatın kapısını görünce aşık olur. Ne mutluluktur öte yandaki, ne de tadıyla meraklandıran bir acı. Aşk diye buna denir: Bir insan bir insanda tekinsiz bir ev görür. İnsan yarası, yarasına denk geleni seviyor demek ki.”
7.Frida Kahlo
“İçimde kırk kadın, kırkı da yabancı. Kırkı da öteki. ”
8.Furuğ Ferruhzad
”Bana gururlu şeyler söyle;Mutlu hikayeler,Huzurlu güzellikler..Bilirsin işte öyle şeyler,Umudu anlat,İnancı..”
9.Jehan Barbur
”Ben ancak böyle hoşça kal diyebiliyorum
İlk söyleyeceğimi
En sona saklayarak
Es geç diye…
Anlama diye
Gönül yarısı, gönlün yarısı eder
Ne kalır böylece
Benden geriye?”
10.Mina Urgan
“Yaşamım boyunca birçok yanılgıya düştüm. Bana çok acı çektiren yanlış işler yaptım. Hiçbirinden pişman değilim; çünkü yapılması gereken yanlışlardı bunlar. O yanlışları ancak yaptıktan sonra onlardan kurtulabilirdim.”
11.Mine Söğüt
”Biliyor musun; evrende tüm duygular başıboş dolaşan yıldızlar gibidir. Nefret, sevgi, öfke, istek, hüzün, şehvet… Her insan tıpkı sesleri farklı duyan, renkleri farklı gören böcekler gibi evrendeki bu duygulara da farklı algılarla yaklaşır. Kimsenin sevgisi ya da öfkesi aynı değildir. Üstelik kimi acıya kördür, kimi nefrete…”
12.Nermin Yıldırım
”Büyüdüm. Kırıla kırıla, geriye bölünecek ebatta parçam kalmayınca, zamanla daha az kırılgan olduğuma inandırdım kendimi. Geçti gitti dedim. Geçip gittiğine inandırdım. İyi bir yalancıydım.”
13.Nihan Kaya
”Uzun yıllar kendimin yasını tuttum. Olabileceğim halde olmadığım insanın, yapabileceğim halde yapmadığım şeylerin yasını.”
14.Nilgün Marmara
”Çocukluğun kendini saf bir biçimde akışa bırakması ne güzeldi. Yiten bu işte!”
15.Sema Kaygusuz
“Gitmek başlı başına dokunaklı bir şey. Hele arkada kalıp gidişini izliyorsan birisinin onunla ilgili son görüntüsü yalnızca belirgin sırt çizgileri oluyor. Her adımda açığa çıkan tabanlar bundan böyle yokluğa, hiçler ülkesinin topraklarına basacakmış gibi geliyor insana. Dünyanın her köşesinde aynı otlar bitiyor halbuki. Değil mi ki duran kendinde duruyorsa öyle, giden de kendine yürüyor yollarını. Kimse kendini ben yitiğim diye tanıtmıyor da. Yitik dediğin geride kalanları olduğu yere sıkıştıran insan boşluğu hep ten kokan bir yatak. Ama bir kayboluş var ki senin de gayet iyi bildiğin, ne yerini kaybetmekle kıyaslanabilir ne de bir yakınını.
16.Seray Şahiner
”İnsan kimse yokmuş gibi yaşamayı öğreniyor. Madem ki duyup duymazdan geliyorlar, yok sayıyorum ben de onları.”
17.Sylvia Plath
”Benim hayatımın amacı ne ve onunla ne halt edeceğim? Bilmiyorum ve korkuyorum. Asla istediğim bütün kitapları okuyamayacağım; olmak istediğim bütün insanlar olamayacağım ve yaşamak istediğim bütün hayatları yaşayamayacağım. Kendimi istediğim bütün becerileri edinecek kadar eğitemeyeceğim. Bunları neden istiyorum? Hayatımda mümkün olan zihinsel ve fiziksel tecrübelerin tüm renklerini, tonlarını ve çeşitlerini tatmak ve hissetmek istiyorum. Ve korkunç derecede sınırlıyım… Uğrunda yaşayacağım çok şey var, yine de anlaşılması mümkün olmayacak kadar hasta ve üzgünüm.”
18.Tezer Özlü
”Karşı çıkmak istediğim evler, koltuklar, halılar, müzikler, öğretmenler var. Karşı çıkmak istediğim kurallar var. Bir haykırış! Küçük dünyanız sizin olsun. Bir haykırış!”
19.Tomris Uyar
”Ben hayır, hiç. Bir erkeğe köle olamam. Değişen bir çağda yaşıyoruz. İlişkiler bozuluyor, üstüne ne kadar titreseniz de. Hem benim mutfağım var, kitaplarım var, yetiyor.”
20.Virginia Woolf
“Para kazanın, kendinize ait ayrı bir oda ve boş zaman yaratın. Ve yazın, erkekler ne der diye düşünmeden yazın!”
Yazar: Fatma Eşpek